Mesele Suriyeliler değil, sapıklar!
Artık bizden biri haline gelen ve ne acı ki, onları kabul edip bağrımıza bastığımız Suriyeliler, her yaz olduğu gibi bu yaz da gündem olmaya devam edecek.
Hatırlarsınız, Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz,
Suriyelilere sahili yasaklamıştı.
"Çadırlar, mangallar, at ve develer, yorgan ile yatmalar ve
diğer uygunsuz durumlara müdahale edilmiştir ve edilecektir" demişti başkan Türkyılmaz…
‘Oh be’ diyerek
biraz nefes almıştık…
Bizim ‘oh be’ dememize fırsat kalmadan bir karalama kampanyası
başlanmıştı…
Neymiş efendim onlar da insanmış…
Neymiş efendim onlar da denize
girebilirmiş…
Belki de ilk defa Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz
ile aynı düşüncelere sahip olmuştuk.
*****
Bugün Mudanya ve Güzleyalı
sahillerine baktığımızda, Suriyeli aile yok, Suriyeli ve Afgan koloniler var…
Evet, koloni gibi gezip, sağa
sola sataşanlar…
Sadece denize giriyoruz diyen, ama gözlerini denize rahatça girmek
isteyen kadınlardan alamayan, hatta Arapça laf atan, laf atmakla kalmayıp,
güneşlenen kadının yanına yatan Suriyeli ve Afgan erkeklerden bahsediyorum.
Şimdi burada ırk ayrımı
yapmayalım.
Bunun aynısını Türkler de yapsa
aynı tepkiyi veririm.
Çünkü mesele Suriyelilik değil, sapıklık…
Ve işin ilginç yanı, “Bunlar beni dikizliyor” diye polise
şikayetçi de olamıyorsunuz…
****
FOTO: ONURALP-1
Yukarıdaki fotoğraf bana
Güzelyalı sahilinde oturan bir tanıdıktan geldi.
Diyor ki; “Bu Suriyeliler sabahın 6’sında geldiler hem banka yerleştiler hem de
kumsala. Akşam saat 8’e kadar da bu bank hiç boş kalmadı. Hiç kalkmadılar
yerlerinden. Nöbetleşe denize girdiler. Ama çoğu zaman kadınlara baktılar.
Gözlerini mini eteklilerden ve bikinililerden alamadılar. Kızımı denize
göndermedim. Sanırım deniz kenarında oturmamıza rağmen bu yıl hiç denize
giremeyeceğiz.”
*****
Mudanya ve Güzelyalılı gençler şehir milliyetçileridir.
Yani dışarıdan biri geldiğinde
(bu yazlıkçılar bile olsa) onları izler ve yanlış bir hareketinde hemen
kovarlar…
****
Son olarak bir anımı anlatayım…
15 yaşında falandım. Burgaz’a
dışarıdan bir grup erkek gelmiş.
Denize girmişler, çıkmışlar…
Bir çocuk bu grubun önünde
Burgaz’ın meydanına kadar hızlıca koşuyor. Koşan çocuk, abi “kurtarın beni”
diye de bağırıyor.
Dışarıdan gelen o genç gurubun
karşısında bir anda 100 kişi dikildi. O gurubu kimse polis arabasına
bindirmedi…
Karakola kadar oradaki
vatandaşlar götürdü.
Sonradan anlıyoruz ki… O
guruptakiler, sahilde bu çocuğun ablalarına laf atmışlar!... Çocuk da
dayanamayıp, küfür etmiş ve taş atmış… Bir anda hepsi çocuğu yakalamaya
çalışmış…
****
Bu yaz, Burgaz’da, Güzelyalı
sahilinde, Mudanya’da kavga haberlerinin
gelmesini istemiyorsak şimdiden önlem almamız gerekiyor!..
Zira bizim oranın insanı
sapıklara ve röntgencilere iyi gözle bakmaz!
Bu yazı 08.06.2022
Tarihinde YeniDönem Gazetesi'nde yayınlanmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder