CHP’li vekiller karne alamadı!

Cumhuriyet Halk Partisi’nde bir kez daha ön seçim yapılır mı diye merak içerisindeyiz…

Ön seçim olacağına pek ihtimal vermiyoruz ama yine de sorgulamaktan, belki de demokrasiye olan özlemimizden bu soruyu sürekli soruyoruz.

Dün, “Ne oldu bu ön seçime?” başlıklı yazımda ilk defa yapılan ön seçim sürecini ele almıştım.

****

Bugün ise yazıma başlamadan önce bir düzeltme yapmak istiyorum.

“Bursa’da bir oy farkla birinci olan Ceyhun İrgil, Prof. Dr. Lale Karabıyık’la sıralamada yer değiştirmek istedi. Öyle de oldu…”

Cümlesinde biraz yanlışlık olmuş…

Bu süreci Prof. Dr. Lale Karabıyık, yazılarımda açıklık olmasın diye bir kez daha aktardı.

“O gece oylar sayıldıktan sonra Dr. Ceyhun İrgil, en fazla oyu almıştı. Fakat ertesi gün, İl Başkanlığı’ndan arandığımda, İnegöl’de yapılan sayımda bir hata olduğu anlaşıldı. Tutanaklarla düzeltildi ve ben daha fazla oy aldığım için birinci sıradan milletvekili oldum” dedi. Vekil Karabıyık…

Aklımızda hep Dr. Ceyhun İrgil’in o sözleri kalmış… “Büyükşehirler de birinci sıra kadınlarda. Bursa’da neden kadın adayımızda olmasın ki…”

Dr. İrgil’i arayarak tekrar o geceyi sordum…

“Hemen hemen bütün büyükşehirlerde ilk sıra kadın adaylarındı. Bu bizim şehrimize yakışır diye düşünmüştüm. Hatta bununla ilgili bir dilekçe yazıp İl Başkanlığı’na bile teslim ettim. Fakat ertesi gün, gerek kalmadığını söylediler.”

****

 Düzeltmelerimizi yaptığımıza göre kendileriyle yapmış olduğum ön seçim görüşmesini de aktarabilirim.

Prof. Dr. Karabıyık’ın ön seçim hakkındaki düşünceleri genel manada olumlu. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun da her zaman ön seçimden yana olduğunu dile getiriyor.

Evet ama, sadece bir kez ön seçim yapıldı… O halde neden devam edilmedi bu uygulamaya…

CHP’li vekil Karabıyık’ın bu soruya cevabı şöyle:

“O günden sonra biz hiç normal bir seçim yaşamadık ki… Biliyorsunuz, haziran seçimlerinin ardından hemen aynı yıl kasımda seçim yapıldı. Daha sonra 2018’de baskın seçim yapıldı. Ön seçimin yapılması demek, bir süreliğine vatandaştan kopup, partinin iç dinamiklerine, üyelerine dönmek demek. Şimdi de Kasım ayında bir erken seçim bekliyoruz. Bu süre zarfından vatandaştan kopmamamız gerekiyor. Ayrıca ön seçim için üye ve delege yapısının da gözden geçirilmesi gerekiyor. Bu sadece Cumhuriyet Halk Partisi için değil, tüm partiler için aynı durum söz konusu.”

****

2018 seçimlerinde CHP’den birinci sıra milletvekilliği adaylığını ön seçim olmaması nedeniyle kabul etmeyen Dr. Ceyhun İrgil, bu konuda ne düşünüyor?

Dr. İrgil’le telefonla konuştuğumda, Muğla’nın Fethiye ilçesinde açmayı planladığı Edebiyat Müzesi’yle ilgileniyordu. (Konuyu daha sonra uzun uzun görüşmek için söz aldım)

“Ön seçim yapılmadığı için tekrar aday olmadım. Ve evet, birinci sıra Milletvekilliği adaylığı bile olsa istemedim. Ben o seçimde de bir ön seçim veya en azından eğilim yoklaması yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bundan sonraki seçimlerde de aynı şeyi düşüneceğim.”

Konu açılmışken sormak istedim…

Eğer ön seçim yapılırsa tekrar aday olur musunuz?

“Şimdi biz 2015 yılında yapılan ön seçimi kazandık. Ama sonra ön seçim yapılmadığı için üyelerimiz tarafından başarılı mıyız, değil miyiz, bilmiyoruz ki… Ben bunu görmek isterdim. Fakat tekrar ön seçim yapılacağına ihtimal vermiyorum. Bunu, parti il yöneticileri bile istemeyebilir.”

****

CHP’de tekrar ön seçim olur mu olmaz mı, şu anda bilemiyoruz. Fakat, böyle bir beklenti her zaman olacaktır, diye düşünüyorum.

CHP’li Vekil Prof. Dr. Karabıyık’la aynı zamanda kadınların temsil oranı hakkında da konuştuk. Olası bir ön seçimde yine fermuar sistemi olması gerektiğini dile getiren Karabıyık, “Meclis’te önerge verdik. Milletvekilli adaylarının yüzde 50’sinin kadın adaylardan oluşması gerektiğini önerdik. Fakat, AK Parti ve MHP’nin oylarıyla reddedildi. AK Partili kadın vekiller de, MHP’li kadın milletvekilleri de bu öneriye sıcak bakmadı” dedi.

****

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin gelecekteki nezaketi, edebi ve dili açısından kadın vekillerin daha fazla olması gerektiğini düşünsek de bunun tek bir çözüm olduğunu düşünmüyorum… Ortamda bir kadın var diyerek, nezaketi savunanlar olsa da ortamda kadın olmasını beklemeyen gerçekten nazik insanlardan oluşan bir millettin vekili olmasını tercih ederim. Fakat yine de hiçbir erkek, kadın gibi düşünemez… Bu ülkenin yarısı kadınsa eğer, meclisteki temsiliyet oranı da yarı yarıya olmalı.


Bu yazı 21.05.2022 Tarihinde YeniDönem Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir küçük incir meselesi vardı!

Aday olursa Kılıçdaroğlu'nun siyasi hayatı bitebilir!

Mudanya Belediyesi'nin hiç mi suçu yok?