Kestel’de sabah içtiması ve mıntıka temizliği!

Kestel Belediyesi Basın Ofisi’nden mail adresimize düşen bir basın daveti, bana bedelini ödeyerek de olsa yaptığım askerlik günlerimi hatırlattı…

Basın davetinde bizleri çöp toplama etkinliğine davet ediyorlardı…

Sınırlarının yüzde 53 ormanlık alan, diğer yarısı da tarım arazisi olan Kestel’de çöp toplama etkinliğine basının davet edilmesinin elbette bir nedeni vardı.

Basın davetine gönüllü olarak icabet etmek istedim.

****

Son zamanlarda Kestel’in üzerinde büyük bir baskı var.

Bu baskı hem kaçak yapıları yıktığı için hem de kaçak yapıları yıkmadığı için yapılıyor.

Başkan Önder Tanır’ın işi çok zor…

Özellikle pandemiyle birlikte büyük bir rant alanına dönmüş olan Kestel’de kaçak yapıların tespiti oldukça zor.

Ormanlık alanlara öylesine saklanmış yapılar var ki… Artık ipini koparanın burada yüz yıllık ağaçların altına villa yapması normal geliyor insana…

Başkan Önder Tanır’ın ifadesi de tavrı da net!..

O kaçak yapılar her ne pahasına olursa olsun yıkılacak.

****

Başkan Tanır’ı kimi rüşvet almakla suçlar, kimi çifte standart yapmakla suçlar. Fakat Başkan Tanır, seçildiği gün rozetini çıkartmış ve herkese eşit yaklaşacağına dair söz vermiştir.

Bu sözünü tutuyor mu?

Aslında asıl soru, bu sözünü ona tutturabiliyorlar mı?

****

Konuya dönecek olursak…

Çöp toplama etkinliği Soğuksu Mahallesi’nde yapıldı.

Neden bu mahallede yapıldığını sorguladım açıkçası… Mutlaka bir önemi olmalıydı bu mahallenin…

Ve elbette vardı…

Ulu Google amcamız bize Soğuksu hakkında bilgiler vermekle mükelleftir…

Sorgulayın…

Verimli tarım arazilerinin olduğu, yüz yıllık meşe ağaçlarının dolu olduğu, merkeze uzak, anayola yakın bir mahalle Soğuksu…

Kestel Belediyesi, çok yakınındaki tepeye güneş enerjisini elektriğe dönüştürmek için GES bile kurmuş…

Bir ova…

Ve anlıyoruz ki burada sanayi bölgesi kurulmak isteniyor.

“Kestel ilçesinin mahallesi Soğuksu'ya yapılması planlanan SS İleri Teknoloji Sanayi Toplu İşyeri Kooperatifi… Yine fark ediyoruz ki, Buraya yapılmak istenen organize sanayi bölgesinin büyüklüğü Bursa'daki tüm organize sanayi bölgelerinin metrekare toplamının yarısından daha büyük…”

Yazık değil mi?

Buraya kurulacak sanayi bu toprakları zehirlemeyecek mi?

Betonlaştırmayacak mı o güzelim tarım alanları.

Hatta yok etmeyecek mi meşe ağaçlarını, ormanları…

****

İşte Başkan Önder Tanır’ın burada yapmış olduğu çöp toplama etkinliğinin asıl amacı budur.

Bu güzelliklere sahip çıkmak gerektiğidir.

Doğaya sahip çıkmak, onu yok etmemek istemesidir.

****

Bakın burada yaptığı açıklamada hangi ifadelere yer veriyor Başkan Tanır…

“Kaçak yapılaşma başta olmak üzere çevre kirliliği, sanayi atıkları ve bacalardan çıkan kirlilik üreten dumanlar tüm genel manada baktığınız zaman insanoğlunun daha sağlıklı, daha huzurlu ve daha güzel bir dünyada yaşamasının önünde engel gibi gözüküyor. Bu açıdan biz yerel yönetimlerin üzerine düşen ekstra görevler var.”

Hadi ben bu cümleyi şu şekilde tercüme edeyim:

“Kaçak yapı yaparak tarım arazilerini betonlaştırmayın. Şu anda zaten tüm dünyada çevre kirliliği söz konusu. Nefes alacağımız köylerimizi yok etmeyin. Çevre kirliliğine en fazla sanayi atıkları ve bacalarından çıkan dumanlar neden oluyor. Geleceğimize gerçekten temiz bir dünya bırakmak istiyorsak, bunu sanayi ile değil, doğayı koruyarak başarabiliriz. Bunlarla mücadele etmek yerel yönetim olarak benim görevim.”

Benim tercümeme itirazı olan varsa parmak kaldırsın…

****

Askerde sabah erkenden içtimaya çıkarsınız. Sayım yapılır, eğer eksik yoksa, hemen kirlettiğimiz o çevre temizlenir. Buna da mıntıka temizliği denir. O temizliği yapmak zorundasınız. Sizin pislettiğiniz çevreyi sizden başka kimse temizlemez. Bunu yapa yapa çevreyi kirletmemeyi öğrenirsiniz.

İşte dün, başta Başkan Önder Tanır olmak üzere gençler ve gönüllüler, başkasının pislettiği o arazileri temizledi.

Önemli olan temizlemek değil, kirletmemektir mesajını verdi.

Şimdi hep beraber sanayinin Soğuksu bölgesini kirletmemesi için direnme zamanı.

Bakalım gerçekten kim çevreci, kim değil!..


Bu yazı 06.06.2022 Tarihinde YeniDönem Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir küçük incir meselesi vardı!

Aday olursa Kılıçdaroğlu'nun siyasi hayatı bitebilir!

Mudanya Belediyesi'nin hiç mi suçu yok?