İBB tuvaletlerinde devrim!
Reşat Oyal Kültür Park’ın içinde yer alan Dörtler Restoran’ın sahibi Mesut Mumcular ile 2015 yılının yazında henüz tadilat aşamasındayken tanışmıştık.
Hani derler ya… “Herkesten
bir kelime, bir cümle öğrensen dünyanın en entellektüeli olursun” diye…
İşte öyle bir
şeydi.
Kendisiyle
yaptığım röportajda, bana aynen şunları söylemişti…
“Bir yerin ne
kadar kaliteli olup olmadığını tuvaletlerden anlarsın. Eğer tuvaletler güzelse,
temizse, hijyenikse ve bakımlıysa, o yer en kaliteli yerdir. Eğer tuvaletlerine
önem verilmiyorsa da sadece dışına önem verildiyse… O zaman o yer makyajlıdır.
O makyaj sadece gözünü boyar…”
Ben o günden
sonra gittiğim yerlerde ilk önce el yıkama bahanesiyle tuvaletlerine girerim.
Ve tuvaletlere göre değerlendiririm.
Mesut
Mumcular’ın o lafı her
zaman kulaklarımda çınlar.
****
Haftalardır
Türkiye’nin gündeminde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun
yaptığı tatil var.
Kendisi o kadar
çok takip ediliyor ki… Nerede, hangi odada, hava alanına ne kadar uzaklıkta
kaldığını tek tek yazıyorlar.
****
Ben de
işsizliğin bana vermiş olduğu güçle, hazır Başkan Ekrem İmamoğlu da
yokken 5 gün boyunca İstanbul’da rahat rahat gezeyim dedim.
Anlatılacak çok
sorun var. Ama ben artık sorun olmayan bir şeyden bahsetmek istiyorum.
İBB’nin
tuvaletlerinden.
****
2013 ile 2015
yılları arasında İstanbul’da yaşadım. Çok zordu gerçekten. Fakat en fazla
zorlandığımız konulardan biri de doğal ihtiyacımızı giderecek olan
tuvaletlerin olmayışıydı.
Her yerde bulunmazdı.
Bulunana da
girilmezdi.
Hani AK Parti
her zaman “Biz gelmeden önce İstanbul’u b*k götürüyordu, her yer çöplük
içindeydi, her yerde koku vardı. Eğer biz yönetmeye devam etmezsek yine öyle
olacak” diyordu ya…
‘Çok gülerdim
bu vaade…’
Çünkü
İstanbul’da yaşadığım yıllarda en nezih ortamlar CHP’li Belediyelerin yönettiği
ilçelerdeydi.
Ve en temizleri
de…
AK Partili
Belediyelerin yönettiği ilçelerde ise sokaklar çöplük içinde kalırdı. Elbette
belediye ekipleri temizlerdi ama o bölgelerin vatandaşları temizlik konusunda
çok duyarlı değildi…
****
Neyse konuya
gelecek olursak.
İstanbul’un en
fazla ihtiyacı olduğu noktalara İBB, tuvalet yapmış…
Yapıp ortada
bırakmamış.
Her tuvaletin
önünde bir güvenlik görevlisi, içinde ise temizlik görevlisi bulunuyor.
Belediyenin
tuvaletlerine girmek parayla… Ne kadar biliyor musunuz?
Sadece 1
lira!
Onu da AKBİL’den
çekiyor.
Eğer AKBİL’in
yoksa… Madeni 1 lirayı atıyorsun jeton gibi açılıyor kapılar sana sonuna kadar.
Bugün Bursa’da
cami tuvaletlerinin bile 3 liradan başladığını düşünürseniz…
Eee amaç kar
etmek değil de masrafları azaltmak ve hizmet etmekse…
****
Gelelim
temizliğine…
Gerçekten pırıl
pırıl… Hani düşünürsünüz ya böyle yerlerde mikroplar vardır, mide bulandırıcı
görüntülerle karşılaşabilirim diye… 5 gün boyunca gördüm ki, İBB’nin
tuvaletlerine gönül rahatlığıyla girebiliyorsunuz.
Hatta bu
temizliğe ilk başlarda şans gözüyle bakıyordum. Sonra onlarcasında gördükten
sonra kanaat getirdim.
İstanbul’da
değişim önce tuvaletlerden başlamış!..
*****
Son not!
Şimdi ben bu
yazıyı neden yazdım?
Her zaman deriz
ya hani “Avrupalılar pistir, bir taharet muslukları bile yok” diye…
İşte onlar da
turist olarak Türkiye’ye geldiklerinde bu tuvaletleri görüyor, evlerine
gittiklerinde aynı şekilde anlatıyorlardı… Yani onlar da biz Türklere pis
gözüyle bakıyordu.
Sanırım artık bu
algıları İBB’lerin tuvaletlerinde değişmiştir.
***
Hiçbir zaman
gerçekten ihtiyacın olmadıysa, ne demek istediğimi anlayamayacaksın…
30.07.2022
Yorumlar
Yorum Gönder