Muharrem İnce, enerjisini boşa harcıyor!
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, dün Bursa’ya sessizce geldi, sessizce Yıldırım, Gürsu, Yenişehir, Görükle’de gezdi, basın toplantısı düzenledi ve yine sessizce gitti…
Mayıs ayında partisini kuran Muharrem İnce, Bursa’da halen daha
teşkilatlanabilmiş değil. Daha önce de Bursa’ya
geldi, birkaç ilçede bina açılışlarına katıldı. Camide görüntü verdi ve gitti.
O günden bugüne değişen bir şey
olmadı.
Basın toplantısına katıldım,
genel hava çok açık bir şekilde gözüküyordu!..
Gözlemlere geçmeden önce
açıklamalarını aktarayım.
***
Aktarayım dedim ama dün başka bir
ilde, önceki gün başka bir ilde daha da önceki gün başka bir ilde ne söylediyse
onları söyledi.
Farklı bir şey var mıydı?
Evet!.. Dolar olmuş 9,74 TL…
Önce iktidar partisi olan AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı
eleştirdi. Ülkenin yönetilemediğine, duvara
toslamak üzere olduğuna değindi.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde
söylediklerini tekrarladı… İnce’ye göre o zaman da yönetilemiyordu ülke, şimdi
de yönetilemiyor.
Bunu anladık zaten.
Sonra da muhalefeti eleştirdi. Muhalefetten kastı tabi ki CHP’ydi…
Tek adam iktidarını eleştiren
CHP’nin de tek adam tarafından yönetildiğini anlattı. Memleket Partisi’nin
böyle olmadığını her üyenin oy hakkı olduğunu aktardı. Partilerin önce iç
tüzüğünü değiştirmesi gerektiğini ifade etti.
Yaklaşık 13 dakika boyunca
eleştirilerini sıralayan Muharrem İnce, Memleket Partisi’ne dair herhangi bir
şey söylemeden soru alma kısmına geçti.
****
Bir dakikalığına araya giriyorum.
Bir partinin Genel Başkanı
gelmiş, bu kişi son seçimde tek başına yüzde 30’un üzerinde oy almış kişi. Seçimi kaybetse de yüzde 30 oy alan bir
siyasetçi bu kadar az kişiyle dolaşır mı koskoca Bursa’yı…
Karşılaştırmak gibi olmasın ama
geçen haftalarda Bursa’ya gelen İYİ
Parti Genel Başkanı Meral Akşener, yüzde 10 bile oy almamıştı. Ama öyle bir
esti ki!..
Aradan çıkıyorum.
****
Bursa’yla ilgili tek bir kelime
etmeyen Muharrem İnce, sadece eleştiri üzerine kurduğu politikasını tek başına
sürdürmeye devam ediyor.
Tabi hal böyle olunca biz de
basın olarak daha genel sorular sormak zorunda kalıyoruz.
Nasıl ki Muharrem İnce her yerde tekrarladığı söylemlerini burada
tekrarlamaya devam ettiyse, biz de her yerde sorulan soruları sormaya devam
ettik.
****
Sabırla dinledim, en son sorumu
sordum.
“Seçimden önce söylediklerinize sürekli atıflarda bulunuyorsunuz.
Yine seçimden önce söylediğiniz bir söz vardı. ‘Eğer kazanamazsam
Kılıçdaroğlu’nun danışmanı olabilirim, yanında olabilirim ama karşısında olmam’
demiştiniz. Fakat gelinen noktada karşısındasınız.”
Muharrem İnce, yine suçu CHP’ye
attı.
“Muharrem İnce’de yanlış olmaz. Sözüm söz ben o lafları ettim.
Fakat CHP’de büyük bir suç işledim. Türkiye’nin her yerinde CHP’den daha fazla
oy aldım. 24 Haziran akşamına kadar beni seviyorlardı, o akşamdan sonra kimse
sevmemeye başladı. Seçimden 56 gün sonra seçim değerlendirme toplantısı
yapıldı. Seçimin baş aktörü olan Muharrem İnce’yi çağırmadılar. Yani benim bu
partiden gitmem için her şeyi yaptılar. Benim tek suçum 41 yıl sonra CHP’nin
yüzde 30 barajını aşmak oldu.”
Sanırım Genel Başkan o zaman
aldığı oyu hala muhafaza ettiğini sanıyor.
Ve galiba o zaman aldığı oy
oranını tek başına aldığına inanıyor.
***
İkinci sorumu da arkasından
sordum.
“Bursa teşkilatlanması nasıl gidiyor. Bursa’nın diğer illerden bir
farkı var mı?”
Cevabı ilginçti…
“Yeni bir çocuk doğdu, bu çocuğa her şey lazım. Okula gidecek,
çanta lazım. Süt lazım. Eksik gedik olur. Bursa’da da eksik gedik var.
Zamanımız var daha… Tamamlıyoruz. Yakında bir daha geleceğim Bursa’ya. Sonra
bir daha geleceğim, bir daha geleceğim…”
***
Son not!
Muharrem İnce, ne teşkilatlanmaya ne de seçim kazanmaya çalışıyor.
Bütün enerjisini iktidarı ve muhalefeti eleştirmek için harcıyor. Bursa’daki teşkilatının ne halde olduğunu bilse cevabı böyle mi
olurdu? Yeni partinin tabi ki zorluğu olur ama temeli sağlam atmak lazım.
Temeli sağlam atmışlar mı? Hayır!.. Kimse kusura bakmasın ama Memleket Partisi
şu anda olduğu gibi eğer böyle giderse ‘Küskünler
Partisi’ olarak kalacak.
Bu yazı 26.10.2021 Tarihinde YeniDönem
Gazetesi'nde yayınlanmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder