Mahalleye gidelim…

Yavuzselim, Hacıvat, Millet, Beyazıt, Ulus…

Bu mahalleler çok yakın zamana kadar her gün 3. sayfaya konu olurdu. 3. Sayfanın editörlüğünü yaptığım sıralarda Yıldırım’dan mutlaka bir haber ulaşırdı elimize. Uyuşturucu, hırsızlık, çatışma vs vs…

Bursa’nın her yerinde ‘Mahalleye gidelim mi’ diye soru duyduğunuzda bunlardan birine “Uyuşturucu madde almaya gidelim mi?” şeklinde anlaşılıyordu.

Geçmiş zaman ekiyle konuşuyorum. Çünkü artık Yıldırım’ın o kötü imajı değişmeye başladı. Yıldırım, 3. sayfalardan çıkmaya başladı.

Mahalleler dağıtıldı, polis hemen hemen her gün tepelerine bindi, asayiş ekipleri göz açtırmadı…

Peki bu yeterli mi?

Tabi ki değil!

Bir şeyin yasak olması insanı daha fazla cezbeder. Önce zihniyeti değiştirmek lazım. Yoksa bugün Yıldırım’dan kovduklarınız yarın Gürsu’da, Osmangazi’de, Nilüfer’de ortaya çıkabilir.

Sattıkları maddelerle nasıl gençlerimizi zehirliyorlarsa, çocuklarımızı da beynini bunların iyi bir şey olduğuna ikna ederek zehirliyorlardı.

Yıldırım’ın 3. Sayfalardan nasıl çıktığını hep merak etmişimdir.

***

Geçen günlerde YeniDönem gazetesi Genel Müdürü Enver Akasoy, Sorumlu Yazıişleri Müdürü Ali Şahin, Reklam ve Halkla İlişkiler Müdürü Kadriye Öncü Pakten ve Köşe Yazarı meslektaşım Vedat Aslan ile birlikte Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz’ı Uyumayan Kütüphane’de ziyaret ettik.

Genel anlamda Yıldırım’a dair konuştuğumuz ziyarette söz ilçedeki asayiş olayların nasıl azaldığına geldi.

Başkan Oktay Yılmaz da sadece güvenlik güçleriyle bu işin çözülemeyeceğini anlattı. Tam da düşündüğüm gibi…

Dönüşümün sadece binaların yenilenmesiyle, parkların yapılmasıyla olmayacağını üzerine basa basa vurguladı.  Ve neler yaptıklarını anlattı.

***

“Gençlerimiz bizim geleceğimiz. Öncelikle onlara iyi birer örnek olmalıyız. Biz de gençlerimizi kazanmaya önce büyüklerimizden başladık. Biliyorsunuz. Yıldırım, Bursa’nın en küçük yüzölçümüne bağlı ilçe. Ama buna rağmen nüfusun yüzde 21’i burada. Yani nüfus yoğunluğumuz çok fazla. Burada yaşayan insanlar da bir Türkiye mozaiği gibi. Hemen hemen her şehirden vatandaşımız var. Ve tabi ki vatandaşlarımızın oluşturmuş olduğu hemşehri dernekleri de var. İlk işimiz onlarla birlikte çalışmalar yapmak oldu. Seminerler, toplantılar, bilinçlendirici ve bilgilendirici farkındalık etkinlikleri… Ne gerekiyorsa… Sonra da hemşehri dernekleriyle bir anlaşma yaptık. ‘Gençlerinizi kötü alışkanlıklardan uzak tutacaksınız biz de her konuda size desteğimizi sunacağız’ dedik. Yararını gördük.

Peki bu kadarla yetindik mi? Hayır!.. Bursa’da Yıldırım Belediyesi kadar amatör spor kulüplerine destek veren bir başka belediye daha yoktur. Kaynaklarımızın büyük bölümünü onlar için ayırdık. Çocuklarımızın yeteneklerini keşfedip çok önemli yerlere gelebileceklerine ikna ettik.

Eğitim dedik ya… İşte şimdi buradayız Uyumayan Kütüphane’de… Ben de mesaimin büyük çoğunluğunu burada geçiriyorum. Gençlerle birlikte yan yana… Önce beni örnek alsınlar istiyorum. Çocukların istediği her şey burada ücretsiz olarak onlara sunuluyor. 7/24 her zaman gelebiliyorlar. Güvenli ve huzurlu bir ortam olduğu için velilerinin de gözü arkada kalmıyor. İşte bu tarz tesisleri gelecekte de Yıldırım’ın her bölgesine yayacağız. Gençlerimizi bataklığa düşmeden yakalayacağız.”

***

Sorun belli, çözüm belli.

Ben daha önce bu kadar ince düşünen bir başkan görmedim. Sorunun temeline inmek böyle bir şey.

***

Son sözüm!

Başkan Oktay Yılmaz, özellikle Yıldırım’ın kötü imajını temizleyecek. Huzur ve güven şehri haline getirecek. Başaramasa bile büyük bir yol kat edeceğine tüm samimiyetimle inanıyorum


Bu yazı 24.10.2021 Tarihinde YeniDönem Gazetesi'nde yayınlanmıştır.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir küçük incir meselesi vardı!

Aday olursa Kılıçdaroğlu'nun siyasi hayatı bitebilir!

Mudanya Belediyesi'nin hiç mi suçu yok?