Hikaye olur, otobüse binemezsin…
Zengin olmak zor zanaat arkadaş… Hele hele milyarlarla oynamak
daha zor.
Jetlerin olacak, çalışanlar, villalar, yalılar, hanlar-hamamlar
falan olacak. Bu para bir yerlerden akacak. Bazen nereden ne gelirin olduğunu
bile unutacaksın. Bazen nereye ne vereceğini de… Muhasebeci ordun olacak,
avukat ordun, devletten çok kişi çalıştırdığın unutulmayacak.
Ha haa trafikte neymiş ulan, şehir içine helikopter, şehir
dışına özel uçak kullanacaksın.
Bu kadar paranın bu kadar derdi olmaz mı hiç?
Tabi ki olacak mesela bu zengin amcalarımızın en sevmediği dönem
seçim dönemleridir. Çünkü kime ne destek verseler de bu mallarını
koruyabilseler diye kara kara düşünürler. Seçim sonucunu kestirebilmek
zorundadırlar. Hükumet ile, ters düşmemek gerekmekte sonuçta. Büyük adamların
büyük kayıpları olur. Bu kadar zengin bir adama dahi, dayarsın vergi borcunun
faizli halini hoop bir bakmışsın tepetaklak olmuş. Helikopter, uçak hikaye olur,
otobüse binecek bilet bulamazsın.
Bu yüzden kimi zaman, kimi zengin amcalar, işleri ellerinden
gitmesin, vergi yükü binmesin diye bütün çalışanlarını, ülkenin geleceğini etkilemek
için belli bir parti veya kişiye oy verdirmeye çalışır.
Ama zengin iş adamları amcaların en kötü dönemi siyasette
koalisyon dönemidir. Hangi partiye yaranacakları belli olmaz. Birine yaranırlar
öteki kalır, ötekine yaranırlar beriki küser, ne yapacaklarını bilemezler yani.
Tek başına iktidar da oh ne güzel tek parti, tek adam. Gider iki yalakalık
edersin, yemek ısmarlarsın, başbakanın mensup olduğu zümreye cami yaptırırsın o
da yetmezse imam hatip okulu yaptırırsın. Yani bir şekilde yaranırsın. Böyle
koalisyon dönemi de hani hangi adama ne yedireceğini bilemezsin. Hepsine birden
el altından yedirirsin sonunda…
Yorumlar
Yorum Gönder