ÖRTÜLÜ BAŞKAN

İki bin iki yılında ilk başa geldiğinde başbakan olamayan Erdoğan geçmişini örter Siirt seçimlerini iptal ederek tekrar seçim yaptı. Muhtar olamayan adam Başbakan oldu ve ilk örtüsünü taktı.
Milletvekili dokunulmazlığını kaldıracağız demişti laflarının üstünü örterek millet vekili yakınlarını da örttü ve dokunulmaz kıldı.
  Biz şehitlerimizin üstünü örterken o pkk'nın üstünü örttü. Yetmedi pkk ile yaptığı görüşmelerin üstünü örttü. Yetmedi pkk ile yaptığı anlaşmalarının üstünü örttü. Yetmedi bebek katilinin, apo'nun, terörist başının üstünü. Önce 'Sayın' ile, sonra 'Öcalan', hatta daha sonra 'Abdullah Öcalan' ile örttü.
  Cumhuriyet Mitinglerini, marjinal bunlar diyerek örttü ( hepsini Ergenekon dan içeri attı).
   Komutanların alayına demir parmaklık örttü.

Öss, kpss ayaklarıyla yandaşlarının üstünü örtmeye başladı. İki bin on yılında 'haksızlık var sorular çalınmış' dendiğinde Ösym en güvenilir kurumdur diyip Cumhurbaşkanını iknaya zorlayıp tatmin ederek örttü.
  Özgürlük ayağıyla önce üniversite öğrencilerinin başını, sonra liselilerin başını, sonra ilk okullu talebelerin başını, sonra da alayının başını örttü.
   Türkiye'nin her yerindeki işçi ölümlerini toprakla örttü.
   'Gezi'deki halk isyanını ise %50 ile örttü.
    Basın zaten örtülüydü...
    17-25 aralıkla öğrendiğimiz hırsızlıklarını ise kankası ve hoca efendisi ile 'Paralel' olarak örttü.
     Daha neler neler örttü de yazsak roman olur.
    Başbakan iken örtülü ödeneğin a'sına kadar koyan adamken, devlet'in başı Cumhurbaşkanı olduğunda harcayacak para bulamadı haliyle.
    Şimdi de harcanan paralar nerden geliyor diye çok söylenmeye başlamışken 'sanane harcadıysam ben harcadım' diyebilmek için ödenekleri örtmek gerekir.
      E hazır Cumhurbaşkanını halk seçmişken halkın parası da ona gitmeli zaten.
    Ziraa Saray ne kadar 'halk'ınsa örtülü ödenekte o kadar 'halk'ındır...