Kayıtlar

Ekim, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Sıkıntı yok;

Ben aslında yazacağım da her şey sıradan bea… Baktım şöyle bi haberlere, Putin geliyormuş. Uçaklarını düşürünce suçu FETÖ’ye attık hani, onlar adına falan da özür diledik. Aramız baya baya iyi oldu haliyle. Ehh ne diyelim kıskananlar çatlasın o zaman… Bu arada damat Albayrak’ta enerji adına büyük atılımlar yapmış. Evet en çok ihtiyacımız olan şey bu sıralar enerji. Toptan enerjisiz bir toplum olduk çıktık. Haberlerin aralarına bir yerlere PKK’nın şehit ettiği 10 askeri ve 8 sivili gösterdiler, tam anlayamadım tabi ne zaman nerede saldırdıklarını ama neyse onu da çözeriz bir ara. Gerçi çokta önemli değil, sonuçta Türkiye İzlanda maçından yenik ayrılmışız. Sokakta bayrak asan bir tane ev yok. Arabaların kornalarına basan yok. Miting yapan yok. Sanırım üzülen bir kişi bile yok. Hayat devem ediyor. Geçen sene bugün Ankara Gar’ında tam miting için geçen kortejin içinde patlama olmuş yüzlerce kişi ölmüştü. Bu sene birkaç yerde o günü anmak için toplanmış gençler. Ama o patlamayı eng...

Ben Bir İş Adamıydım;

Ben bir iş adamıyım, Yıllarca cimrilik edip biriktirdiğim paralarla kendime bir iş kurdum. Çok şükür işlerimde iyi idi. Hatta öyle ki şehrin ileri gelenleri ve (protokol) diye tabir ettiğimiz, her bokta en ön sıralarda olan götü büyüklerin hepsini tanımış ve onların da beni tanımasını sağlamıştım. Günümü gün eder, her geçen gün biraz daha büyürdüm. Para parayı çekiyor nasıl olsa… Sonra bir gün Vali Bey (ismi sana ne), İl Emniyet müdürü (ismi size ne) ve İl Vergi Dairesi Başkanı (ismi beni çok ilgilendirir), beni ziyarete geldi. Hayırdır inşallah demeye kalmadan beni yemeğe davet ettiler. Ehhh şehrin en taşaklı üç adamını karşımda görünce hayır diyemedim tabi. Yemeklerine intikal etmiş bulundum, yemeklerini yemiş bulundum, sohbetlerini dinlemiş bulundum, bana talebelere yardım etmem için bağış fonu ayırmamı tavsiye etmiş bulundular, yarın bir talebenin benden bağış alacağını kaşla göz arasında söylemi bulundular, bende kabul etmiş bulundum, yediğim yemekten bir bok anlamamış bulu...

Ben Bir Öğretmendim,

Annemin babamın benim için gecesini gündüzüne katan ve benim öğretmen olabilmem için milyonlarca para harcayan. Beni zorla cemaatin dershanesine gönderen. “-ki o zamanlar ÖSS’yi kazanmanın tek yolu olarak gösteriliyordu”… Evet, her şehirde bin bir isimde olan cemaat dershanelerden birine gittim. Evet, eğitim fakültesini kazandım. Evet, yine bin bir zorlukla ‘abilere, ablalara’ gittim. Zorla dinlettiler bana o kasetteki ağlayan şarlatanın sesini. “Gitmeyeceğim ulaaaannn” dememe rağmen gene gittim. Üniversiteyi kazanınca “tamam artık peşimi bırakırlar” sandım, şehir otogarında karşıma çıktılar. “- buyurun okula kayıt olmaya götürelim. -    Teşekkürler ben giderim -    Hayır hayır, falanca kişi aradı size yardımcı olmamı istedi ben götürmek zorundayım. -    İyi peki gidelim. Kayıt oldum. Kendi şehrime döneceğim, yine o abi/abla -    Hayırlı olsun. Nerede kalacaksın? -    KYK’ da -    KYK çıkmaz sana, gel K...