Yakın zeytinlikleri!
Dünyanın en güzel sofralık zeytinine sahibiz.
Gemlik artık bu konuda marka olmuş bir kent olsa da Mudanya’da daha fazla üretici var!
Fakat bu gidişle ne markamız
kalacak, ne de gelecekte yiyebileceğimiz zeytin kalacak.
Zeytin öyle bir meyve ki ağacını
korumak için yasasını yapmışız.
Türkiye zeytin ağacını
koruyabilmek için kanun çıkartıyor. Zeytine
önem veren başka bir ülke var mıdır?
****
Zeytin ağacının kesilmesi,
sökülmesi, taşınması yasak…
Fakat öyle çok istisna var ki…
Kesmemek ayıpmış gibi…
*****
Dedemden kalan toplamda 4
dönümlük bir zeytinliğimiz var Mudanya’da.
Toplam 6 ailenin zeytin
ihtiyacını karşılıyor şu anda.
Bundan 10 yıl öncesine kadar, bu
bahçe bizimle beraber 6 ailenin yıllık zeytin ihtiyacını karşılar,
Marmarabirlik’e 2-3 ton zeytinimizi verir, kalanını da biz yapar satardık.
Evet satardık. İstanbul’da
İzmir’de Adapazarı’nda müşterilerimiz vardı.
Daha hasat zamanı gelmeden
neredeyse zeytinin tamamını satmış olurduk.
Ama şu son birkaç yılda zeytine
bir şey oldu.
Hem küçük, hem verimsiz…
En büyük etken ne biliyor
musunuz?
Hemen bahçemizin yanına yapılan
müteahhit inşaatları…
****
Bahçecilikte sınıra ağaç dikilmezdir.
Ne zeytin, ne de başka bir meyve…
Sınır iki sıra ağacın
ortasındadır. Kimse kimsenin mahremine girmesin diye…
Peki müteahhit ne yaptı?
Geldi, duvarını bahçenin sınırına
dikti.
Ağaçlarımızın rüzgarı kesildi.
Gemlik Körfezi’nin o iyot kokusu
artık bahçeye ulaşamaz oldu.
Toprağa beton döküldü. Kendini
besleyemez oldu…
Yani hem toprağın üstünden hem de
altından darbe yedik.
****
Bina dikilen yer de önceden
zeytinlikti…
Bir sonraki zeytinlik de bina
oldu.
Dönümlerce zeytinlik alan
yıllarca kesilip bina dikildi.
Bizim bahçemiz resmen sınır oldu.
Geldi geldi orada kaldı.
****
Şimdi satacak zeytinimiz yok!..
Ancak bize kadar var mesela o da
bir yıl yeter mi bilmiyorum.
Gübre parası, ilaç parası, budama
parası, toprağı sürme parası… Bunların hepsi ek maliyet olmaya başladı.
Toplama parası vermiyoruz
Allah’tan…
Fakat sadece biz değiliz ki bu
durumda!
Mudanya’da birçok zeytincinin
hali de böyle.
***
Verimi düşen zeytinci mecburen
müteahhit bekliyor zeytinliğini alacak.
Kat karşılığı veriyor mesela…
6 daire alsam, birinde otururum
5’ini kiraya veririm her ay 1000 lira kira gelse zaten geçinirim. Hem zeytinden
daha fazla kazanırım diyor.
Ama işte tam burada devreye
zeytini koruma yasası giriyor.
Diyor ki; “DUR! Sen burada
ağaçları kesemezsin.”
Zeytinci haliyle soruyor…
“Neden?”
“Bu yasa benim zeytinliğime kadar
dayanan ultra lüks daireler yapılana kadar neredeydi?”
*****
Zararın neresinden dönersek
kardır mantığı zeytinliklerde işlemez arkadaş!
Zeytini korumaya deniz kenarından
başlaman gerekir. Hadi bir hata yaptın, zeytinlikleri imara açtın… O zaman öyle
bir yerde bırakacaksın ki… Sınırında zeytinlik olmayacak.
İşte tam da bu yüzden
haykırıyorum…
Yakın zeytinlikleri!..
Ve yahut…
Yıkın tüm binaları zeytinliğimiz
nefes alsın…
Bu yazı 14.12.2021 Tarihinde YeniDönem
Gazetesi'nde yayınlanmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder