Memleket Partisi ve Bursa!

Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce Bursa’ya geldiğinde İl Başkanlığı’nın düzenlediği basın toplantısına, YeniDönem gazetesi olarak Yazıişleri Müdürümüz Ali Şahin, Köşe yazarımız Yasemin Güler ve ben katılım gösterdik.

Tabi ertesi gün gözlemlerimizi eleştirel bir dille okuyucularımıza aktardık. Daha sonra Memleket Partisi İl Başkanı Güner Aklan ile telefonda görüşerek eleştirilerimize cevap verdi. Sonuç olarak, Memleket Partisi’ni daha yakından tanımak için İl Başkanı Güner Aklan ile bir röportaj yaptım.

Öyle, lafı eğip bükmeden, kelimelerimi dolandırmadan, sorularımı direkt olarak sordum.

İşte o sohbet!..

****

Memleket Partisi ‘Küskünler Partisi’ mi?

Maalesef kamuoyunda o şekilde bir algı oluşturuldu. Hatta bazı partiler de bunun üzerine gidebilir. Tabi bunun nedeni de Genel Başkanımız Muharrem İnce’nin, benim ve birkaç ilçe başkanımızın daha önce CHP’de siyaset yapmış olması. Fakat, bir partinin küskünler partisi olup olmadığına karar vermek için üye portföyüne bakmak gerekir. Bizim üyelerimizin çoğu daha önce hiçbir partide bulunmamış, üye olamamış kişiler. Hatta şu anda 30 kişilik il yönetim kurulumumuzun 3’te 2’si de daha önce hiçbir partide siyaset yapmamış kişiler. Bu nedenle Memleket Partisi’ne ‘Küskünler Partisi’ demek ağır oluyor. Biz yeni kurulan bir partiyiz. Tabi ki yeni parti tecrübesiz kişilerle kurulamaz. Bu yeni siyasete giren kişiler için ağır bir yük getirir ve bocalar. Yönetim kadrosu tecrübeli siyasetçilerden oluşursa temelleri daha sağlam atılır.

Peki sadece CHP’den ayrılanlar mı var Memleket Partisi’nde?

Tabii ki hayır. AK Parti’de, İYİ Parti’de hatta Ülkü Ocakları’nda yetişmiş üyelerimiz, yöneticilerimiz de var.

Memleket Partisi’nin ‘Küskünler Partisi’ imajını kazanmasının nedeni, Muharrem İnce’nin CHP Genel Başkanlığı’na adaylığını koyması ve kazanamaması, sizin CHP Bursa İl Başkanlığı’na adaylığınızı koyup kazanamamanız. Yine başka illerde de bir mevkiye talip olup da o görevi alamadığı için istifa etmesi… Örnekler çoğaltılabilir. Bu yüzden Memleket Partisi’ne geçiyor olması değil midir?

Hiçbir şey bir anda olmaz aslında. Yani birliktelikle bir anda bitmez. Çok uzun bir geçmiş vardır. Benim ve diğer arkadaşların da CHP’den ayrılış süreci böyle bir zamanda oldu. Yani bu birden değişen bir durum değil. Parti içinde yaşanan süreçle ilgili bir durumdur bu. CHP’nin yapısı değişti. CHP’de siyaset anlayışı değişti. 1923’teki kuruluş ilkelerinden tamamen uzaklaştı. Benim tasvif etmediğim bir şekilde siyasi oluşumlar oldu. Hatta neredeyse illegal oluşumlara destek vermeye başladı. Ya da onlarla birlikte olmak gibi bir anlayışa girmeye başladı. Cumhuriyet Halk Partisi’nde kendi düşüncemiz ve fikrimiz doğrultusunda ki bu tüzüğün fikri ve düşüncesiydi. Tüzük öyle söylüyordu. Mevcut yönetimler bu tüzükten uzaklaştıkça sesimizi yükseltmeye başladık. Sesimiz yükseldikçe… Bu sesimizi ifade edebilecek parti içi oluşumlar aradık. Olmayınca da aday olduk. Ama partinin delege bölümü bizi dışladı. Partinin üye kadrosunun ya da tabanının bizim gibi düşündüğüne inanıyorum. İl Başkanı olmak isteyenler, milletvekili olmak isteyenler ya da milletvekili kalmak isteyenler, delege olmak isteyenler, belediye başkanı olmak isteyenler, meclis üyesi olmak isteyenler partinin üst kademesine yakın olmak düşüncesiyle bizi dışladı. Genel Başkanımız Muharrem İnce ile ilgili de durum budur. Kendi fikrinizi kendi partinizde dahil ifade edemiyorsunuz.

Yıldırım CHP İlçe Başkanlığı yaptığınız dönemde ‘Siyaset Okulu’ bile açmıştınız. Peki siz ayrılma kararını ne zaman verdiniz? Memleket Partisi kurulmadan önce mi sonra mı?

Memleket Partisi kurulduktan sonra ayrılma kararı aldım. Ben, dededen, babadan, sülaleden Cumhuriyet  Halk Partiliyim. 2002’de CHP’ye üye oldum. Son dönemde CHP, parti içi demokrasiden tamamen uzaklaştı. Mezhepsel siyasetin yoğunlaşmaya başladığını gördük. Partide bir başarı da yok. Bu iktidarı deviremeyen bir CHP’yle karşı karşıya kaldık.

Ben CHP’de İl Başkanı olsaydım yine de ayrılır mıydım, hayır!.. Partide kalırdım. Çünkü mücadele edebileceğim bir alan olacaktı. Ve bu fikirlerimi söylemeye devam ederdim. İlçe Başkanı olduğum dönem de söylediğim gibi… İtirazlarımızı her zaman her yerde söyledim, söylemeye de devam ederim. Eğer isteseydim, Yıldırım’da İlçe Başkanı olmaya devam edebilirdim. Ama adaylığımı koymadım . Çünkü artık orada yapabileceğim bir şey kalmadı.  5 dönem ilçe başkanı olsam ne verebilirdim ki oraya…

Sizin Yıldırım’da İlçe Başkanlığı yaptığınız dönemde de CHP’nin oy oranında ufak da olsa artış olsa da büyük bir artış yoktu…

Yerelde oy oranını ilçe örgütlerinin belirleme şansı pek yok. Yıldırım’ın kozmopolit bir yapısı vardı. Artvin, Erzurum, Muş, Samsun’dan gelenlerle Göçmenlerin oluşturduğu bir ilçe… Erzurum’dan gelmiş, göç etmiş kişiye, “Artık Bursa’dasın bak burada CHP daha iyi iş yapıyor” diyemezsiniz ki. Erzurum’da hangi partiye oy veriyorsa Yıldırım’da da o partiye oy vermeye devam edecekti tabi ki. Dolayısıyla metropol şehirlerde ilçe yönetimlerinin çok fazla etkisi gözükmüyordu. Ama daha küçük ilçelerde tabi ki etki gösterebilir. ,

Konuya dönecek olursak CHP’den neden ayrılmıştınız?

Parti tamamen demokratik noktalardan uzaklaşmaya başlamıştı. Mesela mahalle delege seçimi sonuçlandığı gün İl Başkanlığı’na da kimin seçileceği belli oluyordu. Hiçbir delege sizin nasıl siyaset yapacağınızı yada ne gibi işler başaracağınızla ilgilenmiyordu. İşte biz buna karşı çıktık. Memleket Partisi de böyle bir alternatif oluşturunca, o çok sevdiğim ve yıllardır emek verdiğim partiden ayrılmış oldum.

Benim eleştirilerimden biri de Bursa’da Memleket Partisi’nin hızla örgütlenememesiydi. Siz de beni arayarak, yeni kurulan Gelecek ve DEVA partilerinin henüz İl Kongrelerini bile yapmadığını söylemiştiniz. Bu konuya açıklık getirelim mi?

Memleket Partisi 17 Mayıs’ta kuruldu. 5 ay gibi bir süre oldu. Bu süreçte olası bir erken seçime yönelik hızla örgütlenme yoluna gittik. Yani ilk amacımız seçime girebilmekti. Bu yüzden de hızla örgütlendik. Bursa’da 7 ilçede örgütlendik. Yani 3’te 1 oranında örgütlendik. Türkiye’de de 41 ilde örgütlendik.

Yanlış anlamıyorum değil mi, ilk amacınız seçime girebilmekti…

Evet. Sonuçta bir siyasi parti kuruyorsunuz. Bir tüzük var, program var, yönetmelikler var… Alt yapının oluşması gerekiyor. İnsanların bu ilkeleri öğrenip benimsemesi gerekiyor. Bu işler de o kadar kolay değil. 7 ilçede örgütlenmemizi hızlıca tamamladık. Sonra durduk. Daha sağlam adımlarla ilerlememizi sürdüreceğiz. Yıl sonuna kadar 13 ilçede örgütlenmemizi tamamlamış olacağız. Ben geç kaldığımızı düşünmüyorum. Son olarak Nilüfer İlçe Başkanı’mızı belirledik, 1-2 hafta içerisinde Osmangazi İlçe Başkanı’mızı belirlemiş olacağız. Biliyorsunuz, bir kongre yapıldıktan sonra 2 yıl aynı kişiyle çalışıyoruz. Bu yüzden doğru ve güzel kadrolarla örgütlenmek istiyoruz. Siyasette önemli olan belli bir istikrarla büyümektir.

Hangi konuda öz eleştiri yapabilirsiniz?

Şu anda bizim sorunumuz Genel Başkan Muharrem İnce’nin Memleket Partisi’nin önünde olmasıdır. İnsanlar Memleket Partisi’ni bilmiyor. Muharrem İnce’nin partisini biliyor. Bunun da nedeni Türkiye’de lidere dayalı siyasetin oluşması. Tabi bu anketlere de yansıyor. İnsanlar bilmediği partiye oy vermek istemiyor. Ama Cumhubarşkanlığı seçimlerinde Muharrem İnce’nin oy oranı oldukça yüksek. Bizim yapmamız gereken şey, Memleket Partisi ile Muharrem İnce’yi eşitlemek. Hatta onun önüne geçirmek. Bizim sıkıntımız bu.

Finansal kaynaklarınızı nereden sağlıyorsunuz?

Memleket Partisi’ne şu anda hazineden para gelmiyor, saraydan da gelmiyor. Sanayicilerden de para akmıyor. Burada yönetim kurulumuzdaki üyelerimizin bağışlarıyla imece usulü yürüyen bir partiyiz. Bununla da gurur duyuyoruz. Siyasetimizin finansmanı kendimiz karşılıyoruz kimseye gebe değiliz herhangi bir sanayiciye veya kişiye gebe değiliz. Ya da herhangi birine hesap verecek değiliz. İktidara geldikten sonra da kimseye ihale vermek zorunda değiliz.

Bugüne kadar CHP’den veya AK Parti’den ayrılan partileri düşünürsek, şimdi isimleri bile aklımıza gelmiyor. Şu anda da her ne kadar söylemek istemesek de CHP’den ayrılmış bir Memleket Partisi, AK Parti’den ayrılmış Gelecek ve DEVA Partileri, İYİ Parti’den ayrılan Zafer Partisi gibi son dönemde birçok parti kuruldu. Bu kulvarda oyların çok bölüneceği düşünülüyor. Siz ne dersiniz?

Hayır bence çok partili seçim seçmeni sandığa götürür. Demokrasi güçlenir ve herkese temsil hakkı tanır. Fakat yeni sistemde Cumhurbaşkanlığı seçiminde durum farklı. Herkes kendi adayını çıkarırsa ve seçim 2. tura kalırsa her parti kendi tabanına kimi destekleyeceği yönünde bir karar aldırabilir.

Son 2 sorun şu anda üye sayınız kaç

Şu anda üye sayımız 800 ile 900 arasında.

Hem yerel seçimde hem de genel seçimlerde ittifaklar konuşuluyor. Genel Başkan Muharrem İnce, Memleket Partisi’nin tek başına seçime gireceğini ifade ediyor. Fakat yerel seçimlerde de Bursa’da Mustafa Bozbey aday olursa, destekler misiniz?

Yerel seçimler genel seçimlerden sonra yapılacak. O zamanki duruma bakılacaktır. Ama bizim öncelikli hedefimiz kendi adayımızı çıkarmak olacak. Eğer erken seçim olmazsa 2023’teki seçimde her şey daha net hale gelecek. Şimdiden bir şey söylemek çok güç.

Peki Güner Aklan olarak Siz milletvekilliğine veya belediye başkanlığına adaylığınızı koyacak mısınız?

Kurucu İl Başkanı olmak çok zordur. Her şeyle ilgilenmek zorundasınız. Olmayan bir şeyi güçlü bir şekilde ortaya çıkarmak zorundasınız. Hiçbir zaman ilk amacım o olmadı. Fakat gün geldiğinde ne olur, onu bilemeyiz. Ben CHP’de de milletvekili aday adayı oldum. Fakat ön seçim olacağını düşünerek aday adayı olmuştum. Maalesef olmadı. Fakat ben milletvekilliğini hak ettiğimi düşünüyorum. Hak ettiğim için aday olma ihtimalim yüksektir.

****

Son söz!

Memleket Partisi İl Başkanı Güner Aklan ile sohbetimiz bu şekildeydi. Umarım, Güner Aklan kendini iyi ifade edebilmiş ben de doğru yansıtabilmişimdir.

***

Özeleştiri!

Sohbet sırasında konu dönüp dolaşıp, CHP’ye ve CHP’deki geçmişine geldi. Uzaklaştırmaya çalışsam da bu konuda başarılı olamadım. Memleket Partisi’ni konuşmak için gittim fakat, CHP’yi konuştum gibi oldu… Belki ilerleyen zamanlarda tekrar bu sütunlarda kendisini konuk ederiz…


Bu yazı 07.10.2021 Tarihinde YeniDönem Gazetesi'nde yayınlanmıştır.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bir küçük incir meselesi vardı!

Mudanya Belediyesi'nin hiç mi suçu yok?

Çatısız evleri dönüştürün!