BUÜ’de kanuna uygun usulsüz atama!
“Minareyi çalan kılıfını hazırlar” diye bir atasözümüz vardır ya hani…
İşte Bursa Uludağ Üniversitesi’nde yapılan tam da budur…
Olayı en başından anlatayım.
****
Önceki gün, açıklanan Sayıştay
raporlarını incelerken Bursa Uludağ Üniversitesi’nden bir davet aldık. Mail
yoluyla iletilen davette “Üniversitede
görev yapan akademisyen ve idari personelin 2020 yılında gerçekleştirdiği
projeler ve çalışmalar arasında yapılan değerlendirmeler neticesinde; ‘Bilim,
Teşvik ve Hizmet başlıkları altında ödüller verilmesi kararlaştırıldı”
ifadesi yer alıyordu.
Düşünce ne güzel bir gelişme öyle
değil mi?
Personel ve akademisyenlerin
çalışmaları hem ödüllendirilecek hem de onurlandırılacaktı.
Gerçekten bu proje için BUÜ
yönetimine tebriklerimi iletirim…
****
Fakat….
2020 yılı Sayıştay Raporu’nda
Bursa Uludağ Üniversitesi için 5 usulsüz bulgu belirlenmiş. Raporun 17. ve 18. sayfalarındaki
usulsüzlüğün bulgusunda aynen şöyle yazmakta:
BULGU 5: Görevde Yükselmeye ve Tabi Kadrolara Atama İşlemlerinde
Kariyer ve Liyakat İlkelerine Aykırı Uygulamaların Bulunması
Nasıl yani?
İlk cümle şu:
İdari personelin görevde yükselmeye tabir kadrolara atama
işlemlerinde mevzuatta öngörülen usul ve esasların dikkate alınmadığı tespit
edilmiştir.
Bu ifadeyi görünce ilk aklıma
gelen şey yine birileri haksız yere yükseltilmiş ya da liyakat sahibi olmayan
kişilere görev verilmiş olduğuydu.
Meğer durum bambaşka bir halmiş…
Resmen kanunun açıklarını bulup
kulağı tersten tutmuşlar.
Dilim döndüğünce anlatmaya
çalışayım olayı…
Sondan başlıyorum.
****
Yüksek Öğretim Kurumları Memurlarının Görevde Yükselme ve Unvan
Değişikliği Yönetmeliğine göre; Üniversite
bünyesinde değişik Şube Müdürlüğü kadrolarına sınav ile girilebilmektedir. Sınavda başarılı olursa şube müdürü
olabiliyorlar.
Fakat, Fakülte,
Yüksekokul, veya Enstitü Sekreterliği kadrolarına ise kriterleri uyan herkes
arasından yönetim seçiyor.
Üniversitedeki 3 personelin
Fakülte, Yüksekokul veya Enstitü Sekreterliği kadrolarına atandıkları; bir süre
sonra ise bu defa Üniversite bünyesinde değişik Şube Müdürlüğü kadrolarına
naklen atamalarının yapıldığı görülmüş.
İşte dananın kuyruğu da burada kopuyor…
Yani bu 3 personel önce Fakülte,
Yüksekokul veya Enstitü Sekreterliğine atanarak ‘Şube Müdürlüğü’nden üst
kadroya alınmış daha sonra direkt olarak Şube Müdürlüğü’ne atanmışlar…
Kanunu kılıfa uydurmak dedikleri işte budur…
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76’ncı
madde diyor ki, “Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak
aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68 inci
maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka
yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler. Memurlar istekleri ile,
kurumlarında kazanılmış hak derecelerinin en çok üç derece altında aynı veya
başka yerlerdeki kadrolara atanabilirler.”
****
Kanunun açığını kullanma şeklini görüyor musunuz?
Sınava girmek istemeyen personele
önce bir üst makam veriliyor, kısa bir süre sonra derecesi düşürülüyor.
Sonuç ne peki?
Sınavsız, naklen atama!
****
İşte bu usulsüzlüğü Sayıştay
ortaya çıkartıyor.
Sonuç itibarıyla görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavına
tabi bir görev için önce fakülte ensititü ve yüksekokul sekreterliğine ve daha
sonra şube müdürlüğüne atama yapılması 657 sayılı Kanun’un 3’üncü maddesinde
belirtilen temel ilkelere aykırı bir uygulamaya neden olmaktadır.
****
Son Söz!
Böyle bir alavere-dalaverenin
yaşandığı ortamda asıl ödül bu 3
arkadaşa ve atamayı gerçekleştirenlere verilmeli.
Bu yazı 03.11.2021 Tarihinde YeniDönem
Gazetesi'nde yayınlanmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder